GÜNDEM
Ak Partili Erdoğan ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyon belgesini açıkladı
Ak Partili Erdoğan ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyon belgesini açıkladı, Ak partinin Cumhurbaşkanı Erdoğan söylemleri yeniden gündem oldu.
KANAL İSTANBULU YAPACAĞIZ
Erdoğan Kanal İstanbul’un yapılmasını istediğini ve çalışmanın start verdiğini ‘de duyurdu. Konuyla ilgili muhalefet partileri ise henüz açıklama yapmadı.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Türkiye Yüzyılı” Tanıtım Toplantısı’nda vizyon belgesini açıkladı. Konuşmasında başörtüsü açıklaması yapan Erdoğan, ”Önümüzdeki hafta teklifimizi Meclis’e sunacağız” dedi. Erdoğan “çılgın projesi” Kanal İstanbul’a ilişkin de “Yakında Kanal İstanbul’un çalışmalarına başlayacağız ve İstanbul Boğazı’nı çevre tehdidinden kurtaracağız” açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Spor Salonu’nda AKP “Türkiye Yüzyılı” Tanıtım Toplantısı’nda vizyon belgesini açıkladı.
100’üncü yaşına girmeye hazırlanan Türkiye Cumhuriyeti’ni 20 yıldır yöneten AKP, yeni yüzyıla ilişkin program, proje ve hedeflerini anlattı.
Erdoğan’ın tek konuşmacı olacağı törende sporcular, sanatçılar, cemaat vakıfları, Alevi dernekleri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, sanayici ve iş adamları, sanatçılar, çevreci genç ve kadınlar, şehit ve gazi yakınları, engelliler, siyasi parti temsilcileri, yabancı misyon temsilcileri, akademisyenler, gazeteciler ve sosyal medya fenomenleri de davet edildi.
11 SİYASİ PARTİ DAVET EDİLDİ
Cumhur İttifakı’nı oluşturan MHP ve BBP’nin yanı sıra CHP, İYİ Parti, DSP, Saadet Partisi, HÜDA-PAR, Demokrat Parti, Vatan Partisi, Yeniden Refah Partisi ve Anavatan Partisi, tanıtım toplantısına genel başkan seviyesinde davet edildi.
Erdoğan’ın satırbaşları şöyle:
“Osmanlı Devletiyle birlikte milletimizi de topyekün tarihe gömmek isteyenler, bu defa, Çanakkale’de veya Kutü’l Amare’de olduğu gibi doğrudan karşımıza çıkmadılar. Bunun yerine en elverişli gördükleri aracı kullanarak Anadolu’yu işgale yeltendiler. Uzunca bir süredir devam eden savaşların yükü altında beli bükülen milletimiz, “yurdunu alçaklara uğratma sakın” diyerek, son bir silkinişle milli mücadeleyi başlattı ve zafere ulaştırdı. Anadolu’daki üçüncü büyük devletimiz olan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun ilanıyla, kendi içinde pek çok merhaleyi ve mücadeleyi barındıran yeni bir döneme adım attık. Tüm sıkıntıları ve kazanımlarıyla ilk yüzyılımızı geride bırakırken, önce milli mücadeledeki destansı meydan okumanın ve küllerinden yeniden doğuşun öncülerini selamlamak istiyoruz. İstiklal Harbimizin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere… Bizlere üzerinde özgürce nefes aldığımız bu vatanı armağan eden tüm kahramanlarımızı rahmetle, şükranla, minnetle yad ediyorum.
ANAYASA AÇIKLAMASI
Her şeyiyle milli iradenin ürünü yeni bir Anayasayı ülkemize kazandırmak, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun ilk hedeflerinden biridir. Bu yeni Anayasayı; Ülkemizin huzurunu güçlendirecek… Milletimizin refahını yükseltecek…. Hukukun üstünlüğünü, çoğulculuğu, adaleti, hakkaniyeti tahkim edecek… Her bir vatandaşımızın özgürlüklerini garanti altına alacak… Gençlerimizin geleceklerine umutla bakmalarını sağlayacak… Özetle Türkiye Yüzyılına yakışacak şekilde hazırlayarak, Meclisimizin takdiri ve milletimizin onayıyla hayata geçirmekte kararlıyız. Bin yıldır vatanına, bir asırdır Cumhuriyetine, 80 yıldır demokrasisine, 15 Temmuz’da da istiklaline sahip çıkmanın bedelini ödeyen milletimizin böyle bir Anayasaya kavuşması en temel hakkıdır.
O gün gelene kadar da boş durmayacağız. Başı açık veya başı örtülü tüm kızlarımızın, hanım kardeşlerimizin eğitim ve çalışma haklarını güvence altına alacak, ayrıca aile kurumumuzu sapkın akımların tehdidinden koruyacak bir Anayasa değişikliği teklifi hazırladık. İnşallah önümüzdeki hafta teklifimizi Meclise sunarak, aslında tabii bir hak olan bu konunun ülkemizin gündeminden, inşallah tamamen çıkmasını sağlayacağız. Her gayretimiz gibi, bu girişimlerimizin gücünü de ülkemizde tesis ettiğimiz güvenden, huzurdan, özgürlük ve kardeşlik ikliminden alıyoruz. Bu vesileyle Malazgirt’ten bugüne istiklalimiz ve istikbalimiz için yürüttüğümüz mücadelelerde verdiğimiz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle yad ediyorum. Halen yurt içinde ve yurt dışında görev başında olan askerimizi, polisimizi, jandarmamızı ve diğer tüm güvenlik personelimizi Rabbim korusun, esirgesin, güç ve kuvvet versin, muzaffer eylesin diyorum. Türkiye Yüzyılını, tüm bu kahramanlarımızın fedakârlıklarıyla sahip olduğumuz güven ve huzur ikliminde yükselteceğiz. Türkiye Yüzyılını, ak saçlı büyüklerimizin, gönül coğrafyamızdaki dostlarımızın, el uzattığımız mazlumların dualarıyla yükselteceğiz.
“AİLE KURUMUMUZU SAPKIN TEHDİTLERKEN KORUYACAK TEKLİF HAZIRLADIK”
1000 yıldır vatanına, 1 asırdır cumhuriyetine, 80 yıldır demokrasisine 15 Temmuz’da istikbaline sahip çıkmanın bedelini ödeyen milletimizin böyle bir anayasaya kavuşması hakkıdır. Başı açık veya başı örtülü tüm kızlarımızın ve hanımlarımızın eğitim ve çalışma haklarını güvence altına alacak, aile kurumumuzu sapkın akımların tehdidinden koruyacak bir anayasa değişikliği teklifi hazırladık.
İnşallah önümüzdeki hafta teklifimizi meclisimize sunarak tabii bir hak olarak bu konunun ülkemizin gündeminden çıkmasını sağlayacağız. Ülkemizin gündeminde böyle bir şey yoktu. Maalesef birileri zar zor ülkemizin gündemine soktular. Madem soktunuz, öyleyse biz de adımımızı atıyoruz.
KANAL İSTANBUL AÇIKLAMASI
Türkiye Yüzyılı programıyla, Cumhuriyetimizin ikinci asrı için yapmayı hedeflediğimiz çalışmalar var.
Biz, her seçimde milletimizin karşısına, herkesi kendine hayran bırakan dev projelerle çıkmış bir siyasi kadroyuz. Hamdolsun, verdiğimiz sözlerin hemen tamamını gerçekleştirerek milletimizin hizmetine sunmayı başardık. Bu çerçevede Kanal İstanbul projesi, Türkiye Yüzyılımızdaki sözlerimizden biri olarak hedeflerimiz arasındaki yerini korumaktadır. Seçim tarihine kadar elbette milletimizle paylaşacağımız yeni projelerimiz olacaktır. Bugün sizlere sadece, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun ruhunu, felsefesini, özünü anlatmak istiyorum. Bu anlayışla ülkemizde, hayatı tüm unsurlarıyla kucaklayan ekosistemi güçlendirirken, dünyada da aynı yönde adımlar atılması için mücadele edeceğiz. Sürdürülebilirliğin ana eksenini oluşturan çevrenin korunması, ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme alanlarında, tüm kurumlarımızla ve tüm taraflarla birlikte ortak hedeflere yürüyeceğiz.”
İNTERNET SİTESİ AÇILDI
AKP tarafından hazırlanan “Türkiye Yüzyılı’nın vizyon belgesinin tanıtım sitesi ise erişime açıldı. İşte 16 farklı başlığın yer aldığı vizyon belgesinde yer alan maddeler…
SÜRDÜRÜLEBİRLİĞİN YÜZYILI
Devamlılık, daim olma, kendine yetme…. Türkiye Yüzyılı’nda canlı ve cansız tüm yaşamları kucaklayan ekosistemi bu üç hedefin odağında destekleyen projeler ile güçlendireceğiz. Sürdürülebilirliğin ana eksenini oluşturan çevre koruma, ekonomik kalkınma ve sosyal tekamülde bakanlıklarımızın yürüttüğü her faaliyet ve geliştirdikleri proje Türkiye Yüzyılına doğru atılan adımları işaret etmektedir. Türkiye Yüzyılı’nda sürdürülebilirliği doğru adımlarla kesintisiz kılacağız. Sosyal, ekonomik ve çevresel konularda önemli etkiler yaratan ve ortak geleceğimize sahip çıkacak her iş modeli Türkiye Yüzyılı yatırım planlamalarının önceliklerinden olacaktır.
HUZURUN YÜZYILI
Ekonomik dalgalanmalar, göç hareketliliği, jeopolitik gerilimlerin savaşlara dönüştüğü bugün, pek çok gelişmiş ülke, refah toplumundan güvenlik toplumuna dönüş stratejisini benimsemek zorunda kalmıştır. Türkiye son yirmi yılda, dünyanın en zorlu ve stratejik jeopolitik konumunda gösterdiği benzersiz başarı ile ulusal güvenlik planlarında dönüşüme giden ülkelerin kılavuzu olmaktadır. Türkiye Yüzyılı’nda toplumumuzun varoluşsal özelliği farklılıklarımızın farkında olan, farklılıkları huzur ve refahın gölgesinde buluşturan bir yönetim anlayışı ile ilerleyeceğiz. Türkiye Yüzyılı bölüşüm ve girişimde adil bir dengenin güvencesi olacaktır.
KALKINMANIN YÜZYILI
Yatırım, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyüyerek, reel ekonomiyi her geçen gün daha da güçlendiriyoruz. İthal girdiyi azaltarak, katma değerli üretimde ihracat rekorları kırdığımız yerli ve milli ekonomik oluşumun içindeyiz. Pandeminin silsileyle doğurduğu ekonomik dalgalanmalar dünya ülkelerini küçülmeye zorlarken, kalkınmaya yönelik yapısal reforlarımız ülkemiz adına kazanç fırsatlarına dönüşüyor. Cumhurbaşkanlığı yönetim sisteminin kümülatif ve sinerjik deneyimleriyle atılan doğru adımlar, Türkiye Yüzyılı’nın dünyada bir kalkınma ekolünün adı olarak anılmasını sağlayacaktır.
DEĞERLERİN YÜZYILI
Dünya tarihinin en kadim medeniyetlerine ev sahipliği yapan bu topraklar, şimdi bize emanet. Bu emanet binlerce yılın farklılıklarını ve değerlerini sahip çıkmak zorunda olduğumuz bir ortaklığa taşımıştır. Kültürel ve sosyal ahengin güvencesi olan ortak değerlerimiz Türkiye Yüzyılı nesillerine de pusula olacaktır. Cumhurbaşkanlığı yönetim sisteminin değer öncelikli politikaları ile yerelden küresele Türkiye Yüzyılı çağın değeri olarak simgeleşecektir.
GÜCÜN YÜZYILI
Yerli ve milli kalkınma stratejileri doğrultusunda attığımız her adım Türkiye’nin güç profilini zirveye taşımaktadır. Ekonomik gelişim ve tüm sektörlerdeki inovatif dönüşümlerimiz ile jeopolitik güç olarak yükselişimiz küresel bir kabule dönüşmüştür. Cumhurbaşkanlığı yönetim sisteminde, tüm devlet kurumlarının ahenkli çalışması ve özel sektörün bu istikrarlı yapıya üretim artışı ile destek vermesi sağlık, sanayi, eğitim ve teknoloji gibi birçok alanda Türkiye Yüzyılı’nın temelini atmıştır. Türkiye Yüzyılı’nda duraklama ya da gerilemeye mahal vermeden, doğru hamleler ile ülkemizi dünyada örnek bir konuma taşıyacağız.
BAŞARININ YÜZYILI
Türkiye, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘’Yurtta Barış, Dünyada Barış’’ ülküsü, “ilkeli taraflılık” ve “dengede tam bağımsızlık” politikasıyla dünyanın en zorlu coğrafyasında sürdürülebilir barışın yegane gücüdür. Jeopolitik konumumuz ve temsil ettiğimiz değerlerle sadece ayakta durmanın yetmeyeceği, aksine her zaman koşmamız gereken bir coğrafyada olduğumuzun bilincinde ve kararlılığındayız. Barış bu ilerleyişimin en temel motivasyonudur. Jeopolitik konumumuz çevresinde bulunan çalkantılı zemine karşın sınırlarımız içinde barış, refah ve istikrar tesisini oluşturuyoruz. Milli menfaatler, uluslararası ilkeler ve dengeler gözetilerek Türkiye Yüzyılı’nda hem masada hem de sahada barışı sağlamak ve korumak için çalışıyoruz.
BARIŞIN YÜZYILI
Türkiye, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘’Yurtta Barış, Dünyada Barış’’ ülküsü, “ilkeli taraflılık” ve “dengede tam bağımsızlık” politikasıyla dünyanın en zorlu coğrafyasında sürdürülebilir barışın yegane gücüdür. Jeopolitik konumumuz ve temsil ettiğimiz değerlerle sadece ayakta durmanın yetmeyeceği, aksine her zaman koşmamız gereken bir coğrafyada olduğumuzun bilincinde ve kararlılığındayız. Jeopolitik konumumuz çevresinde bulunan çalkantılı zemine karşın sınırlarımız içinde barış, refah ve istikrar tesisini oluşturuyoruz. Milli menfaatler, uluslararası ilkeler ve dengeler gözetilerek Türkiye Yüzyılı’nda hem masada hem de sahada barışı sağlamak ve korumak için çalışıyoruz.
BİLİMİN YÜZYILI
Ülkemizde teknolojinin ilerleyişini ve teknolojinin insanları ne şekilde etkilediğini doğru şekilde okuduğumuz bilimsel bir devrim yaşıyoruz. Türkiye Yüzyılı’nda teknik ve akademik bilgilerin harmanlanması ile insana verilen değeri maksimize edecek yaklaşımlar geliştiriyoruz. Bilimsel kulvarda insanlığın yaşam kalitesini artıracak kamu ve özel sektördeki inovatif yatırımlar, teknoloji tabanlı büyümedeki gücümüzün hızı olacaktır.
HAKLININ YÜZYILI
Toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, sosyal bir hukuk devletinde her zaman güçlü haklı değil, haklının güçlü olması gerekir. Türkiye Yüzyılı haklılığın güvencesi ve doğruluğun tarafı olacaktır. Dokunulmaz temel hak ve hürriyetlerin eksiksiz yaşanabildiği, bunların her türlü akıl dışı otorite karşısında korunduğu Türkiye Yüzyılı’nda, Cumhuriyet tarihinin en büyük demokratikleşme hareketini başlatarak demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla işlemesi, ideal anlamıyla uygulanabilmesi için siyasi, etnik, mezhepsel ve kültürel tüm farklılıklarımızın haklarına sahip çıkıyoruz. Türkiye Yüzyılı’na yön veren Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemi ile devletimizin tüm kurumları hakkın ve haklının kayıtsız şartsız korunması için çalışmaya devam edecektir.
VERİMLİLİĞİN YÜZYILI
Pandemi, ekonomik dalgalanmalar ve yakın bölgemizde yaşanan savaşlar başta enerji, sağlık ve gıda olmak üzere yaşamsal pek çok alandaki üretim ve hizmetleri kesintiye uğratmıştır. Türkiye Yüzyılı’nın verimlilik stratejisi, koşullar ne olursa olsun vatandaşları ve gerektiğinde dünya için hayati öneme haiz her faaliyetin kesintisiz devam etmesini hedefler. Bu hedef doğrultusunda; insan, zaman, çevre ve üretim faktörlerindeki verimlilik, bakanlıklarımızın tüm işleyiş ve projelerinin temel konseptini oluşturmaktadır. Türkiye Yüzyılı, verimlilik üzerine inşa edilen bir dünya liderliği müjdelemektedir.
İSTİKRARIN YÜZYILI
Siyasal istikrarın sağladığı güven ve küresel krizlerde izlenen doğru stratejiler ile üretim, istihdam, sağlık ve adalette sarsılmaz temeller attık. Global dönüşüm sürecinin gerekliliklerini güçlü liderlik yapımızın izlediği doğru politikalar ile yerine getiriyoruz. Günü kurtarmak için değil, güçlü bir gelecek için somut adımlar atmaktayız. Türkiye Yüzyılı’nda geçmişte olduğu gibi tüm dünyaya karşı her alanda verdiğimiz mücadelemizde istikrarın gücü bir büyük zafere daha taşıyacağız.
ŞEFKATİN YÜZYILI
Dünyanın her neresinde olursa olsun insanlık vicdanının sükut ettiği noktalarda bizim sesimiz herkesten daha gür çıkmaktadır. Türkiye Yüzyılı’nda, en önemli devlet yönetim geleneklerimizden şefkati dünyanın tüm mazlum coğrafyalarına da ulaştırmayı hedefliyoruz. Bu kadim devlet geleneğimiz Türkiye’de yaşayan her canlı için yaşamsal bir güvencedir. Sosyal adaletten sağlığa, eğitimden çalışma hayatına, şefkatin sıcaklığı Türkiye Yüzyılı’nın enerjisi olacaktır.
İLETİŞİMİN YÜZYILI
Türkiye Yüzyılı’nda iletişim; güvenlik ve uluslararası ilişki stratejilerinin, doğru bilginin, bilgiye ulaşılabilirliğin ve enformasyon teknolojilerindeki inovasyonun rotasını çizecektir. Son yıllarda gücü giderek artan yerli ve milli iletişim teknolojilerimiz bugün, bakanlıklarımızın görev ve sorumluluk alanlarında elde ettikleri başarının anahtarıdır. Türkiye Yüzyılı, iletişim becerileri ve teknolojileri ile kazanan Türkiye’nin çağı olacaktır.
DİJİTALİN YÜZYILI
Türkiye Yüzyılı; çağı yakalayan ülkeden, çağa yön veren ülkeye giden yolculuğun adıdır. Bu yolculukta vatandaşlarımıza yalnızca hizmet etmekle kalmıyor aynı zamanda da bu hizmetlerin kolay, hızlı ve ulaşılabilir olması için bilişimin tüm olanaklarını kullanıyoruz. Bakanlıklarımızın sunduğu her hizmetin, yaş, bölge, şehir, cinsiyet fark etmeksizin tüm vatandaşlarımıza eşit ve adil bir şekilde ulaştırılmasını sağlayacak dijital dönüşümü gerçekleştiriyoruz. Yalnızca vatanın dört bir tarafında değil, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın da dijital dönüşüm ile en zor zamanlarında dahi yanı başlarındayız. Bilgiye ulaşma hakkının kolaylaştığı ve demokratikleştiği Türkiye Yüzyılı, bu yönde adım atan ülkelere de ışık olacaktır.
ÜRETİMİN YÜZYILI
Merkezine “yerli-milli, yenilikçi ve yeşil” üretim yönetimi prensibini alan anlayışımız ile tarımdan sanayiye Afro-Avrasya’nın üretim üssü olma yolunda doğru adımlarla ilerliyoruz. Yerli ve milli üretimin uluslararası rekabet gücünü artıracak, milli geliri atağa kaldıracak yüksek katma değerli ve ileri teknoloji ürünlerinin üretimi Türkiye Yüzyılı’nın öncelikli devlet politikalarından biri olacaktır. Türkiye Yüzyılı, üretim stratejilerinde var olan doğruların yanısıra yeni doğruların izleneceği ve konuşulacağı bir çağ olacaktır.
İSTİKBALİN YÜZYILI
Güçlüyüz ve yarın daha güçlü olacağız. Milletimizin azmi ve güçlü yönetim yapımız ile Türkiye Yüzyılı’nı gıpta edilecek bir istikbale dönüştüreceğiz. Tarihe yön veren fikirlerin filizlendiği bu topraklarda bizi daima ileriye götürecek olan her projeye, gerektiğinde can suyu gerektiğinde hayat nefesi olacağız. Finansman ve nitelikli insan ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için bakanlıklarımız, doğru veri ve politikalar üzerine inşa edilen Türkiye Yüzyılı vizyonu projeleri geliştirmektedir. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışı ile geçmişten aldığımız ilhamı günümüze yatırım yaparak bir gelecek kurmayı hedefleyen Türkiye Yüzyılı geleceğin öngörülebilirliğini temsil edecektir.
Kaynak: Cumhuriyet