GÜNDEM
AFAD yetkililerinin onayı olmadan hareket edemeyiz diyorlar. Lütfen yalvarıyorum bir an önce sesimizi duyun
AFAD yetkililerinin onayı olmadan hareket edemeyiz diyorlar. Lütfen yalvarıyorum bir an önce sesimizi duyun.
Depreme Antakya’da yakalandığını söyleyen Zan, “Şu anda ben İskenderun’dayım. Antakya’da depreme yakalandım. 48 saattir Antakya’daydım. Dün biraz daha güvenli bölge olan İskenderun’a geldim, birkaç saat uyumak için. 2 katlı binaların daha fazla olduğu bir yer olduğu için ailemi buraya getirmeye çalıştım. Bir şekilde bir yerlere sığınmaya çalıştık. Şimdi tekrardan Antakya’ya yola çıkacağım çünkü orada bekleyen ve yolda olan arkadaşların, dostların vasıtasıyla çok yardım malzemesi gelecek. Onları organize etmek için şimdi Antakya’ya gideceğim. Sayın valimizle de bir görüşme gerçekleştirdim. Çünkü AFAD’la koordineli olmak gerekiyor bu konularda” dedi.
Zan, Antakya’daki durumun iyi olmadığını belirterek, “Antakya şu anda içler acısı, yerle bir olmuş durumda. Ayakta kalan binalar bile içinde bomba patlamış gibi. Emin olun burası bir savaş alanı. Sanki atom bombası patlamış. O kadar büyük sıkıntılar var ki göründüğü gibi değil. Yayınlarda ne kadar gözüküyor bilmiyorum ama bütün ilçeler yerle bir olmuş durumda. Hiçbir bir binaya giriş yapılamaz. İmkansız artık. Millet göç edip, bir yerlere sığınmaya çalışıyor. Maalesef yardımlar çok yavaş ilerliyor. Daha hızlı olmamız lazım. Daha fazla vinç, kepçe, yardım gerekiyor” diye konuştu.
Eski futbolcu Antakya girişinde birçok vincin olduğuna dikkat çekerek, “Onlarca vinç, kepçe ve kamyon burada boş boş bekliyor görev almak için. AFAD yetkililerinin onayı olmadan hareket edemeyiz diyorlar. Lütfen yalvarıyorum bir an önce sesimizi duyun” dedi.
“BİRÇOK AKRABAMI KAYBETTİM”
Depremde yakınlarının hayatını kaybettini söyleyen Zan, “Maalesef kuzenlerimi kaybettim, dayımın çocuklarını kaybettim, akrabalarımı kaybettim. Eniştem ablalarını, yeğenlerini kaybetti. Çok akrabalarımızı maalesef kaybettik. Annemi ve fiziksel engelli kardeşimi 7. kattan sırtımda indirdim. İhtiyaç malzemesi lazım, su lazım, çok yardım lazım. Halk çok mağdur durumda. Umudumuz maalesef tükeniyor. Mucizeleri tabiki bekleyeceğiz. Fakat bütün şehir mahvolmuş durumda“