Connect with us

EKONOMİ

Türkiye’den üst üste hamleler savaştaki yeri sağlamlaşıyor

Türkiye’den üst üste hamleler savaştaki yeri sağlamlaşıyor

Türkiye’nin Libya’da petrol arama çalışmalarına start vermesi iktisadi ilişkileri daha derinleştirmesi için çok önemli olduğunu açıklayan Ekonomist Prof. Dr. Ahmet Sedat Aybar, Libya’nın petrol ve doğalgaz kaynakları açısından zengin olduğunun altını çizdi. Doğu Akdeniz’de yaşanan enerji savaşlarında Türkiye’nin yerinin sağlamlaştıracağını söyledi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in, Libya ile yapılan anlaşma kapsamında petrol arama çalışmlarının 3-4 ay içerisinde başlanacağı duyurmasını değerlendiren İstanbul Aydın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi ve Finans Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Sedat Aybar, bu girişimin çok önemli olduğunu söyledi. Prof. Dr. Aybar, Türkiye’nin askeri ve diplomatik sahada olduğu gibi iktisadi sahada da Libya’nın yanında durduğunu ve bu girişimle ekonomik ilişkilerin daha da ilerleyerek derinleşeceğini ifade etti.

İstanbul Aydın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi ve Finans Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Sedat Aybar.

“GÜNLÜK 1,6 MİLYON VARİL KALİTELİ PETROL ÜRETİLİYORDU”

Libya’da üretilen petrolün yüzde 80’inin Avrupa’ya gönderildiğini söyleyen Prof. Dr. Aybar, “Karışıklıklar öncesinde Libya günde 1.6 milyon varil, sülfür oranı yüksek, kolay işlenen kaliteli petrol üretiyordu. Yüzde 80’i Avrupa pazarına ihraç edilen bu petrol Libya’yı, Kuzey Afrika’da önemli bir petrol üreticisi konumuna getirmişti. Küresel petrol üretiminin yüzde 3’ünü gerçekleştiren Libya Afrika kıtasındaki en büyük petrol rezervine sahip ülke durumunda. Libya her sene bu rezervin binde dördünü çıkarıyor. Çatışmalar yüzünden gerileyen hidrokarbon üretimi ve ihracatı, özellikle Covid-19 salgını bağlamında düşen küresel petrol talebine bağlı olarak fiyatların aşağı yönlü hareketi Libya’nın yüzde 69’unu oluşturan petrol gelirlerini azalttı” dedi.

“HAFTER’İN YENİLMESİ LİBYA’YI PİYASAYA GERİ GERİTECEK”

Suudi Arabistan ve Rusya arasında iplerin tekrar gerilebileceğinin sinyallerini veren Prof. Dr. Aybar, “OPEC içinde önemli bir üretici üye konumunda olan Libya’da çatışmaların yönünün belli olması, Hafter güçlerinin püskürtülmesi ve yenilmesi Libya’nın dünya petrol piyasasına tekrar dönmesini sağlayacak. Bu durum Libya’yı, küresel petrol fiyatlarını üretimi düşürerek yukarı çekmeye çalışan OPEC’in kararlarını ihlal etme pozisyonuna düşürebilir. Fiyat belirlemeleri etrafında iki önemli üretici olan Suudi Arabistan-Rusya arasında 2020 başındakine benzer şekilde OPEC içinde bir çatışmanın tekrar tetiklenmesini getirebilir” ifadelerine yer verdi.

“LİBYA’DA TPAO’NUN 180 MİLYON DOLARI AŞAN YATIRIMI VAR”

Libya’da 180 milyon doları aşkın yatırımı olan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO) petrol arama çalışmalarına başlamasının 2000’li yılların başına denk geldiğini altını çizen Prof. Dr. Sedat Aybar, “Çölün derinliklerinde petrol bulan TPAO bunları işletmeye geçemeden, 2014 yılında faaliyetlerini durdurdu. TPAO, aralarında Sirte ve Murzuk’un da bulunduğu Petrol Hilali denen coğrafyada Libya ile ortak enerji projeleri geliştirerek faaliyete geçmeyi planlıyor. Kurulacak yeni petrol ve gaz işleme tesisleri Libya ve Türkiye’de ciddi bir istihdam piyasası yaratacak. Akdeniz’de yapılacak bu çalışmanın katkıları sadece Türkiye ve KKTC’nin iktisadi haklarını korumak gibi jeo-politik çıktıyla sınırlı kalmayacak, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu petrolün önemli bir bölümünü de karşılayacak” İFADELERİNİ KULLANDI.

“ÇOK ÖNEMLİ BİR GELİŞME”

Petrol arama bulma çalışmalarının  Türkiye ve Libya arasında imzalana sınırlı ekonomik bölgede gerçekleşeceğini aktaran Prof. Dr. Aybar, “TPAO Libya’da petrol aramak için ruhsat başvurusunda bulundu. Ruhsat başvurusu Türkiye’nin Libya ile imzalamış olduğu münhasır ekonomik bölge için yapıldı. Arama ve sondaj çalışması o bölgede yapılacak. Türkiye, Doğu Akdeniz’de özellikle son zamanlarda geliştirmiş olduğu petrol arama ve sondaj çalışmaları kabiliyetini Libya’daki o bölgeye de taşıdı” dedi.

“DOĞU AKDENİZ’DE YENİ BİR DÖNEM BAŞLIYOR”

Gayri meşru lider Hafter güçlerinin ve onu destekleyen Rusya, Mısır, İsrail, Yunanistan gibi ülkelerin silahlı çatışmada ve sahada güclerini yitirmesi ve geriye çekilmesiyle Doğu Akdeniz’deki gelişmeleri de belirleyecek yeni bir dönemin başladığını işaret eden Prof. Dr. Aybar, “Yeni dönemin başlaması barışçıl bir ortama geçilmesi, anayasal birtakım çalışmaların yapılacak olması ve uluslararası diplomatik girişimlerin gelişecek olması anlamına geliyor” ifadelerine yer verdi.

” BU KAYNAKLAR LİBYA HALKININ ÇIKARLARI İÇİN KULLANILMALI “

Petrol ve doğalgaz kaynaklarının nasıl kullanılacağı konusunda çıkarımlar yapan Ekonomist Prof. Dr. Aybar, “Bütün bu gelişmeler iktisadi alanda da kendini gösterecektir. Libya’nın kaynaklarını kimler kullanacak? Libya halkı iç savaş ve parçalanmışlığın sona ermesiyle kendi kaynaklarına ne kadar hükmedecekler ve bu kaynakları kendi çıkarlarına kullanacaklar? Bu kaynaklar hangi ortak ülke ile kullanılacak? İşte bu noktada Türkiye özellikle Libya’nın zengin petrol ve doğalgaz kaynaklarını halkının çıkarları için kullanması amacıyla askeri ve diplomatik alanda olduğu gibi iktisadi alanda da birtakım projeler hayata geçirmek üzere harekete geçiyor, TPAO’nun başvurusu o yüzden çok önemli” diye konuştu.

“HÜKÜMET KAYNAKLARINI KULLANMAKTA BAĞIMSIZDIR”

Petrol arama çalışmasını Doğu Akdeniz’deki hakimiyet ve güç çekişmesinin içerisinde Türkiye’nin kendi üstlendiği rolün bundan sonra ne tarafa doğru gideceğinin de göstergesi olacak bir adım olarak aktaran  Prof. Dr. Aybar, “Libya hükümeti, ülkenin kaynaklarının kimlerle ve nasıl kullanılacağı konusunda alacağı kararlarda bağımsızdır, kendi yetkisini kullanacaktır” dedi.

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir