Sultan II. Abdülhamid yüzünden Akdeniz’de doğalgaz aramasında sıkıntı çekiyoruz!

Sultan II. Abdülhamid yüzünden Akdeniz’de doğalgaz aramasında sıkıntı çekiyoruz! Bir çok Osmanlıcı ve dincilerin yere göğe sığdıramadığı  Sultan II. Abdülhamid ‘in İngiltere’ye peşkeş çektiği KIBRIS adasından bahsediyorum..

Hani o Venediklilerden savaşarak aldığımız adamız..

Sultan II. Abdülhamid İngiltere’ye para karşılığı tek bir kurşun atmadan İngiltere’ye verdi..

Bugün Akdeniz’de doğal gaz aramalarımızda neredeyse savaşın eşiğine geliyoruz, zaman, zaman oluyor bu.. İşte o tarihi hata ve peşkeş çekme olayı, para karşılığı verdiğimiz ada ile birlikte bugünkü sorunları yaşıyoruz.

Tatbiki bu tek değil.

Büyük Türk devletinin en büyük 2. toprak kaybının yaşandığı zamanlarda tahta oturan Sultan II. Abdülhamid yüzünden Akdeniz’de doğalgaz aramasında sıkıntı çekiyoruz!

• Karloşca anlaşması en fazla toprak kaybettiğimiz anlaşma
• Berlin anlaşması ‘da 2 büyük toprak kaybı yaşadığımız anlaşmadır.

Osmanlı İmparatorluğu kendisine tabi olan Sırbistan, Bulgaristan, Romanya ve Karadağ’ın kendi başlarına birer prenslik olmalarını kabul etmiştir. Doğu Rumeli vilayeti kurulmuş ve Osmanlı İmparatorluğu’na bağlı ancak çeşitli imtiyazlara sahip olmuşlardır.

II. Abdülhamid’in kaybettiği topraklar

Toprak paylaşımı ise aşağıdaki gibidir;

• Bosna-Hersek imtiyazlı vilayet haline geldi.
• Doğu Rumeli imtiyazlı vilayet haline geldi.
• Bulgaristan Prensliği kuruldu.
• Kıbrıs Sancağı İngiltere’ye kiralandı.
• Niş Sancağı Sırbistan’a bırakıldı.
• Teselya Sancağı Yunanistan’a (1881) bırakıldı.
• Kars, Batum, Artvin ve Ardahan sancakları Rusya’ya bırakıldı.
• Dobruca Sancağı Romanya’ya bırakıldı.
• Bunların dışında birkaç kaza Karadağ’a bırakıldı.
• Van’ın doğusundaki Kotur yöresi İran’a verildi.

Ayrıca kongre döneminde Fransa’nın yaptığı kulis çalışmaları sonucunda, antlaşma maddelerinde olmadığı halde 3 yıl sonra Tunus Prensliği Fransızlarca işgal edilmiş ve gerekçe olarak Berlin Antlaşması gösterilmiştir. Berlin Antlaşması’ndan sonra İngiltere, Fransa ve Rusya Osmanlıları baskı altına alma politikasına devam etti.

Kısacası kaybedilen topraklar ile birlikte büyük bir yıkım oldu bu yıkımın sonunda İngiltere İstanbul’u işgal etmiştir.

2. Abdülhamit’in hatası bize büyük Türk lider Mete Han’in sözlerini hatırlatıyor.. 

Benden çadırımı isteyin vereyim, atımı isteyin vereyim, eşimi isteyin vereyim, fakat vatanımdan hiç kimse bir karış toprak istemesin vermem, veremem.

Bir çok dinci kişinin dediği gibi Abdülhamit han bir siyasi deha olmadığını ve strateji uzmanı olmadığını ve yaptığı hatanın bedelini bugün Türkiye Cumhuriyeti ödüyor.

Tabii tarihten ders çıkarmak gerek, Bir çok savaş asker ile değil zeka ve halkın gücü ile kazanılır. Belki ‘de o yıllarda halkımız ve milletimiz daha iyi bir eğitim ve öğrenim görebilseydi, eleştirebilir durumda olsaydı bazı olayları bu şekilde bir sorunun olmayacaktı.

Hepsi bizlerin bir ecdadı olarak görmekteyiz.

Osmanlı sadece bir hanedandı, fakat Türk olmak ise bambaşka bir şeydi, Osmanlı hanedanı savaşı kaybetti fakat Türk milleti tek bir yumruk olup yurdun dört bir yanında olan düşmanı topraklarından canlarını hiçe sayarak attı.

İşte bu sebep ile Türk milleti vatanın bölünmez olduğunu bir kez daha dünyaya göstermiş oldu  milli mücadele yıllarında..

Eğer o gün o hata yapılmamış olsaydı bugün Akdeniz’de tüm bu olumsuzluklar yaşanmamış olabilirdi.

Babakuş