Connect with us

SİYASET

Eski Ak Partili Babacan 2018 seçimi, Sayın Erdoğan açısından da bir yenilgidir, zafer değildir” dedi

Eski Ak Partili Babacan 2018 seçimi, Sayın Erdoğan açısından da bir yenilgidir, zafer değildir” dedi

Eski Ak Partili Babacan 2018 seçimi, Sayın Erdoğan açısından da bir yenilgidir, zafer değildir” dedi. Deva Partisi genel başkanı Ali Babacan bir çok konuda konuştu, konuşma esnasında seçimlere değinen eski Ak partili bakanın açıklamaları Ak parti için ‘de bazı söylentilerin artmasına sebep oldu..

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, ”Türkiye’de aslında 2018 yılından bu yana çok açık bir gerçek var. Fakat bu gerçek dillendirilmiyor. O da şu; aslında 2018 seçimlerinde Sayın Erdoğan seçimi kaybetmiştir. AK Parti seçimi kaybetmiştir. Ancak bir başka siyasi partinin desteği ile Cumhurbaşkanı seçilebilmiştir. 50 artı 1; bir başka siyasi partinin seçmenlerinin, partinin açıkça desteği ile 50 artı 1 olmuştur. Yine Meclis’teki iktidar çoğunluğu AK Partinin ancak MHP desteği ile sağlanan bir çoğunluktur. 2018 seçimleri aslında AK Parti açısından da Sayın Erdoğan açısından da bir yenilgidir, zafer değildir” dedi.

Babacan, youtube üzerinden yayın yapan Karar TV’de gazeteci Elif Çakır ve Taha Akyol’un sorularını yanıtlayarak, gündemi değerlendirdi. Babacan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül arasında yaşanan tartışma için “Duygusallık olabilir. Ama Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti ise hukuk neyse, onun gereğinin yapılması gerekir. Ve Adalet Bakanı da gerçekten hani sistemin genel tasarımı olsun, yani HSK Başkanı olsun o sıfatlarıyla belki sistemde yeri vardır ama böyle nokta atışı müdahaleyi bir Adalet Bakanı’nın yapması zaten doğru değil” yorumunu yaptı.

Babacan, özetle şunları söyledi:

“NOKTA ATIŞI MÜDAHALE”

Burada bir anne oğul ilişkisi var, onun bir duygusal hassasiyeti var herhalde. Ama bir de Bakanlık görevinin insanlara yüklediği bir devlet ciddiyeti var. Bir hukuka bağlılık gereği var. Şimdi bu ikisi arasında biraz işler karışmış, benim uzaktan izlediğim kadarıyla. Duygusallık olabilir, ama Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti ise hukuk neyse, onun gereğinin yapılması gerekir. Ve Adalet Bakanı da gerçekten hani sistemin genel tasarımı olsun, yani HSK Başkanı olsun o sıfatlarıyla belki sistemde yeri vardır ama böyle nokta atışı müdahaleyi bir Adalet Bakanı’nın yapması zaten doğru değil. Adalet Bakanı’nı bırakın Cumhurbaşkanı’nın yapması hiç doğru değil.

BERBEROĞLU KARARI

Herhalde Cumhurbaşkanı şu anda Adalet Bakanı’ndan çok daha fazla yapıyor nokta atışı müdahaleleri. Sözlü müdahale yapıyor en azından. Ama sözlü müdahaleyi kamuoyunun önünde görüyoruz. Bazı davalarda taraf oluyor. Mahkeme yapar bunu diyor. Geçen yaşadık, Anayasa Mahkemesi hak ihlali kararı vermişti o ilk birinci kararda Berberoğlu Davası’nda, alt mahkeme bunu uygulamayacağım dedi. Cumhurbaşkanı da hemen arkadan çıktı, ‘uygulamayabilir’ dedi. Anayasanın da Anayasa Mahkemesi’nin de gücü ve sistemdeki değeri eskisi gibi değil. Hukukun herkes için bağlayıcı olması lazım. Anayasanın herkes için bağlayıcı olması lazım.

“İHALE MEVZUATI”

Hukuk reformu ekonomik reformdan bahsediyorlar şu anda. Gerçekten samimiyseler yapılacak ilk iş ihale mevzuatını, hemen Avrupa Birliği ile uyumlu hale getirmek. Alalım mevzuatı, aynen Türkiye’ye taşıyalım diyoruz mesela. 28 ülke yıllardır bu mevzuatı uyguluyor. Ekonomik reform diyorsak, hukuk reformu diyorsak buradan başlasınlar hemen. Bugünkü hükümete ben çağrı yapıyorum, niye denenmiş hazır bir mevzuatı alıp Türkiye’de uygulamıyorlar?

“TAM BİR GERİYE DÖNÜŞ”

Siyasal şiddet kavramı tekrar ülkenin gündemine girdi. Tam bir geriye dönüş. Her alanda kötüleşiyor ülke. Son bir haftada yaşadıklarımız açıkçası çok üzücü ama aynı zamanda da çok kaygı verici ülkenin geleceği ile alakalı. Şiddetten beslenen ve şiddeti bir yöntem olarak kullanan ve şiddet kullanıldığı zaman bunu kınamayan, açıp bir geçmiş olsun telefonu etmeyen bir zihniyet Türkiye için çok çok tehlikeli. Şu çok vahim ki aradan bu kadar zaman geçmesine rağmen, bu kadar önemli olaylar gerçekleşti ve bugüne kadar Cumhurbaşkanının bu konuyla ilgili tek bir açıklaması yok.

‘ERDOĞAN SEÇİMİ KAYBETMİŞTİR’

Türkiye’de aslında 2018 yılından bu yana çok açık bir gerçek var. Fakat bu gerçek dillendirilmiyor. O da şu; aslında 2018 seçimlerinde Sayın Erdoğan seçimi kaybetmiştir. AK Parti seçimi kaybetmiştir. Ancak bir başka siyasi partinin desteği ile Cumhurbaşkanı seçilebilmiştir. 50 artı 1; bir başka siyasi partinin seçmenlerinin, partinin açıkça desteği ile 50 artı 1 olmuştur. Yine Meclis’teki iktidar çoğunluğu AK Partinin ancak MHP desteği ile sağlanan bir çoğunluktur.  2018 seçimleri aslında AK Parti açısından da Sayın Erdoğan açısından da bir yenilgidir, zafer değildir.

“YAZIK DEĞİL Mİ?”

Ekmeği bir miktar daha ucuza alabilmek için eğer bu ülkenin vatandaşları artık kuyruğa girmek zorunda kalıyorsa, ekmeği biraz daha uygun fiyata vatandaşa sağlamaya çalışan bir yönetim, merkez yönetim tarafından engellenmeye çalışılıyorsa düşünün yani, yazık değil mi?”

 

Kaynak: Cumhuriyet

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir