Kur-an Müslümanlığı Ne demek ? Kuran Müslümancılığın sonu nerelere gider ?
Bize Kur-an yeter , Kur-an apaçık bir mübindir. Kuran’ın her yerinde Apaçık olarak delil var. Bu deliller varken siz ne yapmaya çalışıyorsunuz diyenler ortaya çıkmış. Bir çok genci zehirler hale gelmiştir.
Halbuki Kur-an bu zihnet için bizi Apaçık uyarmaktadır…
” Kitap ehlinin bir bölüğü de kitaptan bir şey okuyorlarmış zannına kapılmanız için dillerini oynatıp dururlar, halbuki okudukları, kitapta yoktur. Bu, Allah katındandır derler, değildir Allah katından ve bile bile Allah (c.c)’e bühtan ederler. ” Âl-i İmrân Suresi 78. Ayet
Ayeti kendi hava ve heveslerine yönelik okuyanlar İslam içine fitne ve düşmanlık çıkaranların kendileridir.Ayette’de dediği gibi onlar Kur-an’da anlatılmayanları sanki Allah (c.c) bunu diyor demek için anlatırlar. Günümüzde Şia’da Kur-an okuyor DEAŞ’ta fakat okuduk ve anlattıkları İslam ile alası olmayan İslam’a uymayan şeylerdir. Yani Âl-i İmrân Suresi 78 ayettin dediği gibi zahire baksan Kur-an dersin….
Bu karşımızda ki ” Kur-an Müslümanları ” İşte böylece biz onu apaçık âyetler olarak indirdik. Kuşkusuz Allah dilediğini doğru yola iletir. Hac Suresi – 16 . Ayet Tefsiri ” derler.
Burada bile bilerek veya bilmeyerek aslında Allah (C.c) eksiklik ihsan ederler. Bunun ile de kalmaz ardın bir de ” Allah: “Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. (Âl-i İmrân Suresi 103” derler.
Allah (c.c) Madem Kur-an’ı Apaçık indirdi H.z Muhammed (S.v.a) mi Müslümanlar arasında bölücülük yapsın diye mi gönderdi ?
Madem Apaçıktı neden ? ” “ “Biz sana Kur’an’ı indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara açıklayasın!” (Nahl, 16/44)” böyle söyledi ? Yani Allah (c.c)’nün ilminde eksiklik mi vardı ?
İşte burada olan eksik Allah (C.C) ilim sıfatını bilmemek ve Kur-an’dan kendi hükümlerini kendi isteklerine ve düşüncelerine yönelik çıkarmaktır. Allah (C.c) gaybı bildiği için Kur-an da bizlere tebliğ ediyor metin olarak ve yine Mülkü kendinden olan Allah (c.c)’nün Peygaberine bağış etmiş olduğu açıklama yetkisi ile Kur-an Apaçıktır. Burada ki kıstas Kur-an’i kerimin Peygaberimizin hayatı ve söyledikleri yani Hadisleri ile Apaçık olmuştur.
Bize Sadece Kur-an yeter diyenler
” Namazı bitirince de ayakta, otururken ve yanınız üzerinde yatarken (daima) Allah‘ı anın. Huzura kavuşunca da namazı dosdoğru kılın; çünkü namaz müminler üzerine vakitleri belli bir farzdır. ”
Bu ayette biz namazı Ayakta mı bitireceğiz ? Yoksa oturarak mı bitireceğiz ? Nasıl anlıyorlar Hadisiz tarifsiz nasıl bir anlam çıkarıyorlar ?
Neden bir defa Rüku yapıyorlar da iki defa secde ediyorlar ?
Nereden çıktı bunlar ?
” Safâ ile Merve Allah’ın nişanlarındandır; dolayısıyla hac veya umre yaparak Beytullah’ı ziyaret eden bir kimsenin bu yerleri tavaf etmesinde kendisi için bir günah yoktur. Kim gönüllü bir iyilik yaparsa bilsin ki Allah iyiliği mükâfatıyla karşılayan ve çok iyi bilendir. ”
Hac ziyaretlerinde Ayetin de Sefa ve Merve arasında gidip ziyaret et buyruluyor sadece Kur-an yeter açıklayıcısı (Hadis ) önemli değildir diyen zihniyet !
Sefa ve Merve arasında 7 kere gidilip gelneceğini Kur-an’ın neresinden çıkardılar ?
İşte bu zihniyet bilerek veya bilmeyerek insanları küfre sevk edip , Sünneti aradan çıkarıp önemsizleştiren buna da Muhammedizim adı takan Bize Kur-an yeter diyen yetersizlerin ta kendileridir.
Halbuki : Allah (C.c) olmasaydı sevgiler sevgilisi Peygaber efendimizin ne gibi bir değeri olabilirdi ?
Hiç bir değeri olamazdı !
Şüphesiz Allah (c.c)’nün aşkından aşk bulup Peygaber efendimizin sevgilisine mest oldu bu yürekler !
Bakınız Kur-an da bizlere bunu anlatıyor : ” Eğer Peygamber bize atfen bazı sözler uydurmaya kalkışsaydı, elbette onu bundan dolayı kıskıvrak yakalardık; sonra da onun şah damarını keser atardık. Hiçbiriniz buna engel de olamazdınız. ” HÂKKA 69:46 – (44-47)
Kur-an Müslümanlığı adamı kafir eder !
Biz Kur-an Müslümanıyız , Kur-an’ın izindeyiz !
Kur-an da 40’ta bir yok nerden uydurdunuz 40’ta biri nerden çıkardınız ? Neye göre ne vereceksiniz ? Hayvanın varsa sana ne düşer Altın ve gümüşün var ise sana ne düşer Kur-an’ın neresinden çıkaracaksınız ?
Kur-an’i kerim seni her defasında Allah (c.c) resulüne yönlendirirken sen neye yönleniyorsun ?
Sana Kur-an’ı Peygamber açıklayacak diyor sen beğenmiyorsun ben Apaçık olan Kitaptan bulurum diyerek Kibriya’ya uyup Kur-an Müslümanlığı adı altında kendin açıklayarak Kur-an’a ters düşüyorsun bunuda kendine ilim sayıyorsun ! Vallahi ziyanda olanlar kendilerine Kur-an Müslümanı diyenleri ta kendileridir.
De ki: “Eğer Allah’ı seviyorsanız, bana tabi olun ki; Allah da sizi sevsin. Ve günahlarınızı affetsin. Allah Gafur ve Rahimdir. (Yani; Allah’a inandıktan sonra kâfirlere uyulmaz. Allah’ı sevmenin belirtisi, O’nun elçisine uymaktır. Tevbe kapısı açıktır. Yanlış yolun neresinden dönülse kardır.) Âl-i İmrân Suresi 31. Ayet
Şimdi Allah (c.c) sevdiğini söyleyenler acaba ne kadar seviyorlar ?
Apaçık bir şekilde beni sevdiğini söyleyenler Peygamberime uysunlar derken , Nasıl oluyor da Ehli Sünnet’e yani Kur-an ve Peygamber yoluna yine Apaçık düşmanlık ediyor !?
Nasıl Ayet ve Hadis’i bir birinden ayırıyorlar ?
De ki: “Eğer Allah’ı seviyorsanız, bana tabi olun ki; Allah da sizi sevsin. Ve günahlarınızı affetsin. Allah Gafur ve Rahimdir. (Yani; Allah’a inandıktan sonra kâfirlere uyulmaz. Allah’ı sevmenin belirtisi, O’nun elçisine uymaktır. Tevbe kapısı açıktır. Yanlış yolun neresinden dönülse kardır.)
Âl-i İmrân Suresi 31. Ayet
Yine de Allah (c.c) affedicidir ve affetmeyi sever , yine Allah (C.C) tövbe edenleri bağışlar. Biz hatırlatalım bu kafayı nereden tutarsak tutalım elimizde kalıyor. Hangi pencereden , hangi açıdan bakarsak bakalım kafirliğe gidiyor ve Kibriya’ya dalıyor…
Sonra benim başıma bunca belle neden geliyor ? Neden gelmesin yine Allah (C.C) diyor ki ; De ki: “(Her hususta ve hayatın her safhasında) Allah’a (Kur’an’a) ve Resulüne (sünnetine ve sistemine) itaat ediniz. (İslam’ın hükümlerini her halde ve her devirde yerine getiriniz.) Eğer (bazıları İslam’ın hükümlerinden) yüz çevirirlerse, (biliniz ki onlar kâfirdir ve) Allah asla kâfirleri sevmemektedir.”
Ey Nebim!) Hayır (onların zannettiği gibi) değil; Senin Rabbine andolsun ki, aralarında çekiştikleri şeylerde Seni hakem kılıp, sonra Senin verdiğin hükme, (hem de) içlerinde hiçbir sıkıntı (ve gizli itiraz) duymaksızın, tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça, hakkıyla iman etmiş sayılmazlar. (Çünkü iman; Ayet ve Hadisleri kutsal ölçü edinmeyi gerektirir.) Nisâ Suresi 65. Ayet
UYAN VE AYAĞA KALK !
Kurucu : Raif YAVUZYILMAZ
