GÜNDEM
Sel felaketinde can kaybı 18’e çıktı
Şanlıurfa Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi’nde açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sel felaketinin yaşandığı Şanlıurfa ve Adıyaman’da can kaybı 18’e yükseldiğini duyurdu.‘ÖLÜ SAYISI 16’YA YÜKSELDİ’Şanlıurfa’da ölü sayısının 16’ya yükseldiğini ve Şanlıurfa-Bozova yolunda bir kişinin arama-kurtarma çalışmasının devam ettiğini aktaran Bakan Soylu şunları söyledi:Biliyorsunuz Şanlıurfa’da ölü sayımız 12 idi. Sonrasında kavşakta 2 vatandaşımızı maalesef kaybettik.Ardından alışveriş merkezinde çalışan arama-kurtarma ekibimiz maalesef 3 kişinin daha cansız bedenlerine ulaştılar. Allah rahmet eylesin. Bununla birlikte ölü sayımız 15 olmuştu. Bugün de hastanede yoğun bakımda olan bir vatandaşımız hayatını kaybetti.Ölü sayımız maalesef 16’ya yükseldi. 16 Şanlıurfa, 2 kişi ise Adıyaman’ın Tut ilçesinde olmak üzere sel felaketinden toplam 18 vatandaşımız hayatını kaybetti. Şanlıurfa-Bozova yolunda bir kişiyi arama kurtarma çalışması devam ediyor. Adıyaman’da da 2 kişiyi arama- kurtarma çalışması ilgili ırmak ve derelerde halen devam ediyor.Şu anda burada hasar tespit ve temizleme çalışmalarımız 10 bin personel, 3 bin aracımız ile devam etmektedir. Özellikle burada hasar gören evlere yönelik ödemeler hem AFAD hem de kaymakamlıklar tarafından başlatılmıştır.Hiçbir vatandaşımızı yalnız bırakmayacağız. Burada ilk ödemeler şu anda başlamış durumda. Hasar tespit çalışması tamamlanınca diğer ödemelerde yapılacaktır. Esnaflar ile ilgili, araçlar ile ilgili hasar tespitler devam etmektedir.”FELAKETLERİN BÜYÜKLÜĞÜNÜN ARKASINA SIĞINMAYIZBakan Soylu, felaketlerin büyüklüğünü anlatırken kullandıkları tabirlerin alaya alındığını belirterek, bunun arkasına sığınmayacaklarını ve devletin hiçbir vatandaşı mağdur etmeden çalışmalarına devam edeceğini söyledi. Bakan Soylu, sözlerini şöyle tamamladı:“Allah kimseye böyle bir afet vermesin. 1 yılda yağan yağmur 1- 2 gün içerisinde yağdı. Yine üzüldüğüm bir konu da bu. Bunu da alaya alıyorlar. Deprem olunca yüzyılın afeti diyorlar diye. Sanki daha büyük bir deprem görmüşler gibi.Sanki Şanlıurfa’da da büyük bir sel olduğunda büyük afet dediğimiz zaman bizim meselelerde afetin büyüklüğüne sığındığımız gibi bir anlayış ortaya koyuyorlar. Maalesef böyle bir zihniyet ile karşı karşıyayız.Bir yandan afetle mücadele ediyoruz. Bunu herkes görüyor ama diğer taraftan da bu kötücül ruhların söylemleri ile mücadele ediyoruz. Hem oraya yetişirken, diğer tarafa da neyin doğru neyin yalan olduğunu anlatmaya çalışıyoruz.” (DHA)