Connect with us

SİYASET

Cübbeli Ahmet: “Milleti göz göre göre batırmayı Nas’a bağlarsanız, milleti Nas’tan, Kuran’dan soğutursunuz”

Cübbeli Ahmet milleti Nas’tan Kuran’dan soğutursunuz

Cübbeli Ahmet: “Milleti göz göre göre batırmayı Nas’a bağlarsanız, milleti Nas’tan, Kuran’dan soğutursunuz” Ak Parti’ye yakın olan isimlerden olan ve İsmail ağ cemaat ‘in önde gelen isimlerden aynı zamanda Mahmut Efendi dedikleri kişinin mikrofonu olan Cübbeli Ahmet İsimli sahsın açıklamaları gündem oldu!

Cübbeli Ahmet: “Milleti göz göre göre batırmayı Nas’a bağlarsanız, milleti Nas’tan, Kuran’dan soğutursunuz”

Dün sabah bir arkadaşım çok eğlenceli bir video yollamış.

Cübbeli Ahmet adıyla bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün kendi cemaatine yaptığı bir sohbeti, müzikle birleştirmişler.

Ortaya çok komik bir video çıkmış.

İzleyince çok güldüm ve hemen Cübbeli Ahmet Hoca’ya ilettim.

10 dakika geçmeden aradı.

Daha doğrusu eşi aradı ve “Hocayla beraberiz. İzledik videoyu, çok güldük. Size bir merhaba demek istiyor” diyerek telefonu Cübbeli Hoca’ya verdi.

Ahmet Mahmut Ünlü ile yıllardır konuşmamıştık.

Hoca’nın ilk cümlesi “Nereye gidiyoruz Fatih Bey” oldu.

“Vallahi hocam biz artık bilmiyoruz. Siz daha iyi bilirsiniz. Nas’mış. Öyle diyorlar” dedim.

Meğer ekonomi konulu tüm Teke Tek’leri izlemiş.

“Fatih Bey, herkes çok tedirgin. Benim babam bilirsiniz varlıklı bir adamdı ve aynen böyle bir kriz sonunda battı. Bugün de durum bu. Esnaf çok tedirgin. Herkes batma, her şeyi kaybetme korkusu içinde. Kimse de nereye gittiğimizi, ne olacağını, nerede durulacağını kestiremiyor. Kimse sesini de çıkaramıyor. Öylece seyrediyoruz ama iyiye gitmiyor sanki hiçbir şey” dedi.

Ben de tekrarladım.

“Nas hocam Nas. Onu ben bilmem siz daha iyi bilirsiniz” diye.

Sonunda Ahmet Hoca kızdı.

“Fatih Bey, Nas anladık da, burası şeriat devleti mi! Şeriat devleti ilan edildiyse ona göre davransınlar. Yarım Nas olmaz. Madem öyle 1 bile faiz vermeyeceksin. Devlet de 1 bile faiz almayacak. Nas’ın azı çoğu olmaz. Yarım yamalak Nas da olmaz. Bakın bu durum İslam’a büyük zarar veriyor. Farkındalar mı bilmiyorum. Biz içindeyiz cemaatin, görüyoruz. Bu ekonomik politikayı Nas diye sürdürürsen ve millet batarsa herkes ‘Kuran batırdı bizi’ demeye başlayacak. Suçu Kuran’da, İslam’da bulacak. Millet dinden, Kuran’dan uzak duracak. Sonunda batışın faturasını Kuran’a çıkaracak. Madem Nas diyeceksin. O zaman hepten şeriat ilan et. Bakalım ne oluyor görelim. Öyle değil mi ama” dedi.

Ben yine “Nas Hocam Nas” dedim.

Hoca yine kızdı.

“Fatih Bey, İslam’da faiz yoktur ama parayı korumak vardır. Paranın değer kaybı kadar faiz olabilir. Paranın değer kaybı nispetinde faiz alınabileceğini söyleyen fetvalar vardır. Madem Nas, o zaman o fetvaları da göz önüne alsınlar. Milleti göz göre göre batırmayı Nas’a bağlarsanız, milleti Nas’tan, Kuran’dan soğutursunuz. Dini suçlu hale getirirsiniz” dedi.

Biraz daha sohbetten sonra kapattık.

Genelde neşeli ve pozitif olan Cübbeli Ahmet Hoca’yı bir kez “Açılım” döneminde bu kadar tedirgin görmüştüm.

Bu kez daha da tedirgin.

Ama yapacak bir şey yok.

Ne de olsa Nas…

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son konuşmalarından çıkardığım anlam şu.

Başta asgari ücret, süper zamlar var kafasında.

Asgari ücreti 4500-5000 TL civarına çekerse kimse şaşırmasın.

Tabii buna bağlı olarak tüm ücretlerde ciddi artışlar olursa da.

Elbette bu zaten zor durumda olan özel sektörün hoşuna gitmeyecektir.

Maaşların bir bölümünü kayıt dışı veren kimi patronlar da maaşlara zam yapmayıp, kayıt dışı maaşları kayıt içine çekecektir.

Kamu ise parayı basarak maaşları ödeyecektir.

Bu yaklaşım uzun vadede işsizliği arttırıp, önce işvereni ve sonrasında çalışanları sıkıntıya sokacak ve enflasyonu körükleyerek ciddi sorunları yeniden başlatacak olsa da, kısa vadede geçici bir rahatlık, sürdürülmesi mümkün olmayan bir bolluk yaratarak çalışan veya emekli ücretli kesimin çok hoşuna gidecektir.

Bunun anlamı şudur: Erken Seçim.

Eğer asgari ücrete yüzde 30 veya üzerinde bir zam yapılırsa biliniz ki, Haziran’a kalmadan seçim var.

 

COVID 19 salgının başından beri araştırılan bir durum var.

Virüs kimleri daha kötü etkiliyor, kimleri ise ya hiç etkilemiyor ya da az etkiliyor.

Kimler hastalanmıyor ya da hastalığı çok hafif atlatıyor, kimler ağır geçiriyor, hastanelik oluyor hatta ölüyor?

Bununla ilgili Nature dergisinde ilginç bir makale yayınlandı.

14 bin 134 vaka ve 1,2 milyon kontrol ile yapılan araştırmanın sonuçları şunu gösterdi.

Yüksek OAS1 değerlerine sahip olanlar, COVID’e ya yakalanmıyor ya da çok hafif atlatıyor, hastanelik olmuyor.

Bu araştırmanın sonucunda ilaç geliştirme aşamasında OAS1 değerlerini yükseltecek ilaçlara yönelmek faydalı olacaktır.

İyi de bu OAS1 kimlerde yüksek ya da kimler doğal korumalı?

Bakın orası çok ilginç.

Biliyorsunuz ki, bugün dünyada tek bir insan türü var, bizim de öyle veya böyle mensubu olduğumuz Modern İnsan.

Ancak bundan birkaç yüz bin yıl önce durum bu değildi.

Dünya üzerinde bir dönem 8 farklı insan türü birlikte yaşıyordu.

Modern insan, diğer türlerin soyunu tüketti ve hayatta kalmayı başaran tek insan türü oldu.

Ancak bu türlerden en az birinin genleri modern insanda hala varlığını sürdürüyor.

O da “Homo Neanderthalensis”.

Avrupa’da ortaya çıkmış ve Anadolu ve Orta Doğu’da modern insanla karşılaşarak yavaş yavaş yok olmuş bir tür.

Ancak yok olurken modern insanla etkileşime girmiş ve genlerini modern insana aktarmış.

Bu gen kimimizde yüksek oranda var kimimizde düşük oranda.

Ama hemen herkeste mevcut.

Nasıl olduğunu sormayın bana, tahmin edersiniz işte.

Sonunda Neandertal insanı yok olmuş ve “İçimizde yaşıyor”.

Az veya çok.

İşte içimizde ne kadar çok Neandertal insanı geni var ise OAS1 protein düzeyimiz o denli yüksek oluyor ve içimizdeki Neandertal bizi COVID’e karşı koruyor.

40 bin yıl önce yok olmuş atamızın bizi hala koruması ilginç.

Ve bu gen Avrupalılardan daha fazla, Asyalılarda mevcut.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir